İNEKLARRRRR

inek kutsalsa bı sor bı neden...
şimdi alıosun sütünü emzirmek yerine veriyosun bebege...
o bebegin maması için para lazım
sürüyosun tarlayı az biraz ilkelsen fala extansif tarım halinde
kıs geldı üşüdün
festival geldi süsleme yapıcaksın Hindistan da..
ortasına ciçek koyup kapıya koyacaksın fresh cow tank gerekiyo
inşaat yapıcaksın ahır ağıl ya da kulube kılıklı bı bına...
ya da çok teknolojiksin biomass lazım
ya da gübre lazım bitkilere...
bekle ki inek def-i hacet eylesın.
Derisini al kullan sanayi metodlarıyla degistir ceket olsun
sat inegini kessinler et olsun
nakit olsun...
OLSUN DA OLSUN...


bu cercevede sen onu kullandıkca, o sana sundukca...
sen onu hayvan olarak, kullanılacak bı SEY olarak göreceksin
Tıpkı sana sürekli sunan ve itibar eden insanları hayvan gibi görmen gibi.
Alemin fakir cok tanrılı ilkel uysal milleti...
Sükran edio buna,dua edıo itibar edio
Yok simdi hindu olacak degilim de
anlamaya calısınca...
genelleyınce davranıs biçimi olarak ...
sanki daha insancıl daha etik gibi...
nazımın siiri gibi


Ayın altında kağnılar gidiyordu.
Kağnılar gidiyordu Akşehir üstünden Afyon'a doğru.
Toprak öyle bitip tükenmez, dağlar öyle uzakta,
sanki gidenler hiçbir zaman hiçbir menzile erişmiyecekti.
Kağnılar yürüyordu yekpare meşeden tekerlekleriyle.
Ve onlar ayın altında dönen ilk tekerlekti.
Ayın altında öküzler başka ve çok küçük bir dünyadan gelmişler gibi
ufacık, kısacıktılar, ve pırıltılar vardı hasta, kırık boynuzlarında
ve ayakları altından akan
toprak,
topraktı.
.......
Ve kadınlar, bizim kadınlarımız: korkunç ve mübarek elleri,
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle anamız, avradımız, yârimiz
ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve karasabana koşulan ve ağıllarda ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan kadınlar,
bizim kadınlarımız
şimdi ayın altında kağnıların ve hartuçların peşinde
harman yerine kehribar başaklı sap çeker gibi
aynı yürek ferahlığı,aynı yorgun alışkanlık içindeydiler...



Siiri yazanca degil ya da feministçe degil...
insanca farkı var mıdır destek aldıkca yanında olacagını bildikçe her daim
ınsana ya da ınege daha fazla saygı duymanın?
Vicdan rahatlatmak için arada bir onlara degil,
onları verene onlar adına şükretmekten öte

Yorumlar