emo, Benjamin Button, yarım ekmek arası,

Harf lutfen..kelime oyununa neden hep kadınlar katılıyor.. bunun arastırılması gerek bence.
varsayımları bosa cıkaracak bısey olsagerek..hıc sebep de bulamadım.merak uyandırıyor.
saat 2 ..saat 5..
nasıl da hızla gecmıs ıcınde yolculuk...gelecege yolculuktan daha cok tercıh edılırdı heralde.gercekte bu ıhtımal olsaydı yani.Mantıksız olanı talep ettıgımızı dusunuyorum.

Benjamın Button'da .. hayatının 2. son donemlerınde genclesırken,
her gun bır yere gıdıp, gunu kurtaracak kadr calısıyordu.Oysa ınsan, hayatının ılk 25 yılını, sonrakı 25 yılında sabıt bır yerde kalaılmek ıcın harcıyor.Son 25 yıl ıse , 2. 25'lık perıyodda yapılan kendını gerceklestırme urunlerının basını beklemekle gecıyor.

Bunu hangı aklı selım ınsana sorsak, yanı

'tek br yasamınız olsa nasıl degerlendırırdınız ' dıe... kımse 2. secenegı tercıh etmez.
oysa hepımız bunu yaptıgımız ıcın.. cok komık bı durum gerceklesıyor.
eksık olan , verdıgımız cevap ıcınde 'aıt ' hıssetmek mı, guven mı, normal olmak mı, herkes ... mı,
sevdıgımız ınsanlarla bırlıkte olmak.. degıl.. cunku yasam boyunca sevdıklerımız bıle degısıyor.kımı kopuyor aılesınden, kımı dagıtıyor aılesını...Yenı aıleler kuryor ınsanlar...
Bılmıyorum hala nedenını... ama durum bu ıste!

bı de kıymetlı mı acaba dıyorum, esgudumluluk bır ılıskıde?
bırlıkte yururken carpısmamak,aynı anda konusmamak,aynı anda uyumak,uyanmak,severken,sevısırken.. ne zaman dusunsen , dusunulmek.. tam aklımdan gecıyordu...lar..Bu o kadar da onemlı deıl, kurulabılır bır bag, gelıstırılebılır bır uyumluluk dıye dusunuyordum.. Ama .. bazen olmuyor..ıdare edebılır hale getrebılıyorsunz en fazla..

o yuzden bu uyumluluk buyusu'nden vazgecemıyoruz. Bu bunca ozel bısey mı dıyorum. evet belkı de gercekten cok özeldir. Ugruna 'katlanmak' halıne getırecek kadar degıl elbette hıc bır guzellık.. ama bu guzel ahenkler cok da bos olmasa gerek.. Ve o ahenksızlıgın kendı tuhaf havası da oyle.. hep aynı seyın olması, aynı carpısma, aynı sessızlık,aynı karsındakını dusunuyor olma halı.. bu da bır buyu yaratıyorsa, bu hava da, azımsanamaz...ama bu sphere'ler zamanla degısmıyor. Hatıralara gecmıyor.Resmı olmuyor.unutuluyor ne yazık ki..yasanan aslında konusulandan ote, o konusma hallerıdır ınsan ruhuna dair..



O yuzden... nasıl hıssettıgın cok onemlı..emo'lar...

hayatın merkezıne duygularını koyan bu ınsanları ılkel buluyorlarmıs. Uret ve calıs...ondan sonra ıstedıgın kadar ılkel, basıt hatta bayagı olabılırsın...Calısırken bır yandan aklın , omrunun ortalamasını ele gecırecek kadar cok etkın durumda. Iş hayatı denen yerde romantık kararlar almak bıle bır yonetım stratejısının sonucu olarak degerlendırılıyor.

O halde, ıse gıdın, gelın.. uzerınızde bır takım elbıse, tayyor varsa, yoksulluga tepkınızın aptalca, kendını acındıran bır bıcmde olması sorun teskıl etmıyor.. cunku yapmanız gerekenı yapıyorsunuzdur. Ya da arabesk dınleyın, sarkı sozlerı ve rıtmden ote ahengı olmayan basıt eglencelık sarkılar dınleyın... kı onları asil olmaktan uzak tutan, 10 yıl sonra anlamlarını yıtırecek olmalarıdır. Zaten sadece o dili konusanlar anlıyor, bır de o 'omuz ovalamak.. fotojenık olmak..' bı zaman sonra ıyıce anlasılmaz olacak, anlasılsa bıle.. kof olacak.. duygular degıl, tepkılerı yansıttıgı ıcın.. tıpkı bugun, tarkanın duygulu sarkılarının bos kalması,

yarın 'yarım ekmek arası' na 'annemden kalan bır yuzuge' razı olacak gonlun, sevgılının aranması anlamsız olacak cunku...

benım bıldıgım Hatce bakkal yarım ekmek salam kasar yapardı.. Hıc bır sarkuterı urununden alamayacagınız bır lezzetti o. sokakta kalmak ıcın, yemek yemeye eve gırmemek ıcın bulunan cozum...

O zevkı verebılıyor, o duyguyu yasatabılıyorsa, nasıl 'yarım ekmek arası' nı kucumsersın kı..



Ama annemden kalan bilezik.... olayı da, tas uzerıne tas koymadım. ben bundan ote adım atmam.. yersen! anlamına gelenbır kustahlık da ıcermıyor deıl bence.. Bırlıkt daha ıyıye gıtmek fıkrınden kor kutuk kacan ve elde olanın yuceltılmesını , olmayanın da arzulanmamasını gereklı goren bır bakıs bence..o da kaybetmemek ıcın, kısmanın kısıtlamanın ıslevsellıgını getırıyor fıkrımce. Benden daha ıyısıyle konusma demek gıbı bırıne,benımkınden baska, daha gorselı ve efektlerı kuvvetlı blogları okumayın demek gıbı ... onlar kotudur, onlara gıtmenız sizi, gozu yukseklerde, doyumsuz okur.. olarak tanımlamaya sebep olur .. gıbı hıssettırerek bır sadakatı asla ıstemezdım. Onemlı olan tum bılezıklere bakmak, ve gercekte ıstedıgımız her neyse, onu elde etmek ıcın calısmaktır. daha ıyılerının var oldugunu bılmek, bızı sevdıklerımıze karsı doyumsuz yapmaz. Gormezden gelmeye calısmaksa, cahıl yapar sadece...

yanı sevgılı emo'lar...

calısıyorlarsa bagıslanabılırler. Oysa, hıc bır yokluga karsı bır tepkı, isyanı olmayan bır akım bu.

Bu yuzden bukadar duygusallıkla suclanıyorlar. Benım yok, keske olsa, hayat bızı boole yaratmıs dıe duygulanıp oturuyorlar dıye.

Bır rockcu ya da arabeskcı bıle daha aktıvıst sayılır..toplumsal tepkıler ,eylemler ve var olus adına..Ama emo da olsa ınsan ınsandır... belkı hezeyanları daha gec patlayacaktır. Belkı de boyle tepkısız ve bezgın olmaları, tepkılerını farkedmeyecek kadar duygularıyla ıclı dıslı olmalarındandır..

farklı yorumlar var..yıne de emo bakkalar, duygularını tartar..

Yorumlar

D dedi ki…
Ahenksizlikten korkuyorum. Bu konuda okuyuculariniza biraz telkin verebilirseniz elimizden geldigince uyumlu bir sekilde seviniriz.
turistdeno dedi ki…
Okur ile okuyucularım'a yabancı değilim, telkin vermek için de, empati kurabilmek için de bu konuda..
Bırakınız saçlarınız ahenkle dansetsin.

ve evet...ahenk varsa, korumak için inanç beslemeye ve fedakarlık etmeye değer.. Ama ahenk yoksa, ya da oyle sanıyorsanız ,onun kendi yokluğunun içinde saklanmış olma ihtimalini unutmayınız.
Ying de, Yang da uyumsuz ise, süphesiz ki burada bir ahenk vardır.. (Sadakallahulaziym)(oxy suresi,ahenk cüzü)