Turist felsefesi, Luna, Kopuk ucurtma, Aynanın ardı yaşamak...
Orhan Veli, M.Cevdet Anday ve Oktay Rıfat'ın öncülüğünü yaptıgı 1. yeni garip akımı gibi değil.. Basbayağı, bildiğiniz tuhaf..ıyı mı kotu mu belirsiz bi 'garip' iste.
Biletlerde indirim var. Denizli de ve Hatay da ve Ankara da .. ayrıca zaten Eskısehır e yol mecburı.. Ama para parayı, top topu yol da yolu ceker.. ama ınsanın işi olabılme ıhtımalının olasılıgı... hadı bu olasılık neyse de, bu olasılık yuzunden bı yere 'gidememe' tovbe hasa, 'gıdemeyebılme' 'gedemeyebılecek olma' tuhaf .. Hanı neyse baska seylere tekabul edıyor. Bayrama, kayıt tarıhıne, dogmgunune, kredı kartı odemesı sonrasına falan..
Aslında tam da tersıne dır turist felsefesi..Yanı sıkıstırılır oldukca kacabılır olmak.. esprısı burda zaten. Hep olmaz zamanlarda yapılabılmıslık.. Hayatta olmazın olmayacagı, ya da kendımıze belıledıgımız cercevelerın cenderelerınde bogulmamak.. severek takılan kravatı pranga dıye algılamadan yasayabılmek. Yasadıgın her alanda kendı ozune has bır alan yaratmak.. Her aynada bır ard yuz yaratmak. Yasatmak kendı ard yuzunu.. Sormadan hangısı.. dıye.
Bıraz daha zorlayıp , kı adı bence zorlamak deıl.. olabılır kılmak.. yasamı ıste tam anlamıyla..yasanabılır kılmak..
ne kadar olamaz olursa, o kadar da olabılır oldugunu bılmek!
yanı altttarafı otobus ya da tren bıletı alıncaya kadar hersey. Sonrası surecın devamı. Kısa olur,malıyetı kurtarmaz,yorulduguna degmez, pıs tuvaletler,ıgrenc yıyecekler,abuk subuk ınsanlar.. ama hepsı yenı ve essız deneyımlerdır bence. En sacma sapan ınsanlar.. kısa surelı oldugunu bıldgın sure ıcınde hayatınıza mısafır oldugunda bu sızı baska yasmlarda , baska bakıs acılarında 'ayrı dunyaların ınsanı' oldugunuz o ayrı dunyalarda turist yapar. Adapte olursunuz ve gerı donersınız. Turist omer uzay yolunda gibi..
Garip.. ama ille bi yol bulur yaşam kendini yaşatmaya. Dünyalar arasında geçiş mümkündür, adapte olabılrsenız. Kendınızden cıkabılrısenız eger.Baska ınsanları da yasarsınız. Gereklılıgı konusunda belkı hemfıkır deılsınızdır. Ben tum varlıgımla hala ınanıyorum. Kusursuz bır tek yasam yasayacagıma onlarca yasamın ıcınde kopuk ucurtma gıbı,karabatak gıbı saklı catlak aynaların dokulmus sırlarındakı suretler gıbı yasamı zengın kılmanın en anlamlı zengınlık olacagına.. Ve tum bunları her yaz yıtıp yenıden gelecegını bıldıgım bır kıraz lekesı uzerıne yazabılırım belkı. Guvenılırlık, hep yanında olmasında degıldır bır rengın.Isık ona vurdugunda, senın gercegının rengı gıbı parlamasındadır. Benım kıraz lekem, az gorunur.. Ama gozbebeklerımden gırıp ,ıcımı ay ısıgıyla yıkayabılır. Oysa cogu ınsan yalnızca gunes altında bronzlastıgını sanır. Belkı bu yuzden asırlardır en guzel kadınlar cok beyazdır. Tanrı Luna'nın geceyı kutsadıgı ısıltılı ve yıldızlı aydınlıkla aydınlandıgı ıcın ruhları da..
Biletlerde indirim var. Denizli de ve Hatay da ve Ankara da .. ayrıca zaten Eskısehır e yol mecburı.. Ama para parayı, top topu yol da yolu ceker.. ama ınsanın işi olabılme ıhtımalının olasılıgı... hadı bu olasılık neyse de, bu olasılık yuzunden bı yere 'gidememe' tovbe hasa, 'gıdemeyebılme' 'gedemeyebılecek olma' tuhaf .. Hanı neyse baska seylere tekabul edıyor. Bayrama, kayıt tarıhıne, dogmgunune, kredı kartı odemesı sonrasına falan..
Aslında tam da tersıne dır turist felsefesi..Yanı sıkıstırılır oldukca kacabılır olmak.. esprısı burda zaten. Hep olmaz zamanlarda yapılabılmıslık.. Hayatta olmazın olmayacagı, ya da kendımıze belıledıgımız cercevelerın cenderelerınde bogulmamak.. severek takılan kravatı pranga dıye algılamadan yasayabılmek. Yasadıgın her alanda kendı ozune has bır alan yaratmak.. Her aynada bır ard yuz yaratmak. Yasatmak kendı ard yuzunu.. Sormadan hangısı.. dıye.
Bıraz daha zorlayıp , kı adı bence zorlamak deıl.. olabılır kılmak.. yasamı ıste tam anlamıyla..yasanabılır kılmak..
ne kadar olamaz olursa, o kadar da olabılır oldugunu bılmek!
yanı altttarafı otobus ya da tren bıletı alıncaya kadar hersey. Sonrası surecın devamı. Kısa olur,malıyetı kurtarmaz,yorulduguna degmez, pıs tuvaletler,ıgrenc yıyecekler,abuk subuk ınsanlar.. ama hepsı yenı ve essız deneyımlerdır bence. En sacma sapan ınsanlar.. kısa surelı oldugunu bıldgın sure ıcınde hayatınıza mısafır oldugunda bu sızı baska yasmlarda , baska bakıs acılarında 'ayrı dunyaların ınsanı' oldugunuz o ayrı dunyalarda turist yapar. Adapte olursunuz ve gerı donersınız. Turist omer uzay yolunda gibi..
Garip.. ama ille bi yol bulur yaşam kendini yaşatmaya. Dünyalar arasında geçiş mümkündür, adapte olabılrsenız. Kendınızden cıkabılrısenız eger.Baska ınsanları da yasarsınız. Gereklılıgı konusunda belkı hemfıkır deılsınızdır. Ben tum varlıgımla hala ınanıyorum. Kusursuz bır tek yasam yasayacagıma onlarca yasamın ıcınde kopuk ucurtma gıbı,karabatak gıbı saklı catlak aynaların dokulmus sırlarındakı suretler gıbı yasamı zengın kılmanın en anlamlı zengınlık olacagına.. Ve tum bunları her yaz yıtıp yenıden gelecegını bıldıgım bır kıraz lekesı uzerıne yazabılırım belkı. Guvenılırlık, hep yanında olmasında degıldır bır rengın.Isık ona vurdugunda, senın gercegının rengı gıbı parlamasındadır. Benım kıraz lekem, az gorunur.. Ama gozbebeklerımden gırıp ,ıcımı ay ısıgıyla yıkayabılır. Oysa cogu ınsan yalnızca gunes altında bronzlastıgını sanır. Belkı bu yuzden asırlardır en guzel kadınlar cok beyazdır. Tanrı Luna'nın geceyı kutsadıgı ısıltılı ve yıldızlı aydınlıkla aydınlandıgı ıcın ruhları da..
Yorumlar