risk, fırsat, trade for freshman, cayma payı, mutlak değer, circle of life -lie
Belirsizlikler bazıları için sıkıcı bazıları için gerilim sebebi, bazıları için eğlencelidir.
Sürekli ortaya çıkan yeni seçenekler, almış olduğunuz kararlarınızı uygulamanızı zorlaştırır. Tam uyuyacakken güzel bir filmin başlamasından tutun da, çocuk yapmaya karar vermişken piyangodan tek kişilik bir Rio karnavalı biletinin size çıkmasına kadar. Lakin genelde kararlarınızı uygulamaya yatkınsınızdır.Yine de birkaç kez daha düşünmenize sebep olurlar. Zaten biletin vergisi vardır,aniden geri dönen düğün kaçkını aslında depresyondadır falan... Ama son dakikada bi başvuru yapmak, belirsizlik sürecinizi uzatmaktır. Öyle olursa böyle yaparım, olmazsa bu minval üzere devam ederim.. gibi kurgularsa, yolunda giden herşeye dair bir güvensizlik yaratır. Angelina Jolly evlenme teklif etmezse, 6 yıllık nişanlınızla evlenmeye hazır olmanız bile kesinlik taşımaz.Hayat sürprizlerle doludur çünkü. Aynı zamanda Jolly'ye alternatif de üretmeye başlarsınız düğün tantanası çıkınca, ve bu alternatifler ilkokul aşkınızın ( anlamam hala bunu!) sinemaya gitmeyi kabul etmesine kadar düşebilir. Teknik olarak arada hiçbir fark yoktur. İkisi de, kararınızdaki cayma payının kanıtıdır...Beklenmeyen ihtimalleri hesaplarsanız, asla kesin konuşamazsınız içinize sinerek .Yarın size geleceğim öğlen çay içmeye, derken bile ölme ihtimaliniz, bilincinizi kaybetme ihtimaliniz,kıyametin kopabilitesi, çaya alerjinizin çıkması bile mümkündür aniden. Bu durumda esnek konuşmak gerekir. Ne çay içmek, ne size gelmek, ne de yarın ögelerinden emin olmak mümkünatsiz kalır. Bu mümkünatsizlık da teknik olarak 'canım yarın seni görmek isterse' ile ya da 'yarın için daha cazip bir teklif gelmezse' ile eşdeğerdedir. Bu durumda da güvenilmezlik sıfatı size, her olasılığı hesaba katmanızın armağanı olan bir payedir. Oysa sadece daha güvenilir olmak için kurduğunuz cümleler, sürekli bir olabilirliğe, belirsizliklerin içine iter. Aslında hiçbirşey insanı itmez , insanin potansiyel eğilimlerinin ortaya çıkmasına vesile olabilir..
Belirsizlikler diyorduk, sadece gördüğünüz diğer olasılıklardır.Ekonomide 'fırsat' olarak ifade edilebilir. Tüm paranızı vadeli olarak bankaya yatırırsanız,peşin şimdi alınca 3/1 ini ödemeyeceğiniz Mortgage kredisine uygun olmayan kelepir evi alamazsınız. Bir bakımdan dai gaze gelşp emin olmayacağınız yatırımları yapmazsınız. O evi hemen alırsınız ama üç ay sonra tapusunun başka biri üzerine yapılmış oldığunu öğrenebilirsiniz, buna rağmen hiç bir aksilik olmayabilir ve siz fırsatı değerlendirmiş de olabilrsinz. Buna da ekonomide 'risk' diyorlar. Ben bişey demiyorum. Bir bilimdalı ya da bir disiplin değilim. En fazla turist öğretisine göre yorumlayabilmem mümkündür.. Onu da verilere hakim olmadan yapmam tabi, olasılık üzerinden yorum yapacaksam bile tüm ihtimalleri bilmek gerek. Zaten sorun tam da budur. Çünkü teknik olarak kelepir bir ev satın almak ile, caminin altındaki dükkanı ucuza kiralayıp, victoria's secret şubesi açmak eşdeğer yatırımlardır. Ama yeşil ve mavi asker slibi satsanız kazanma ihtimaliniz vardır. Fakat ben olsam yapmam. Çünkü bir başka durumda v.secret mı daha iyi kazandırır yeşil renkli piyade slibi mi derseniz , victoria 's secret açmalısınız derim. Ticarete atılan insan Porshe mi satmalı, limon ya da şişe su mu? Kar,zarar,vade..Mesele sermaye değil de, kazanılacak prim ise cevap ilk on saniyede 100 km hıza erişebilen tekerleklerden gelmektedir. Ama ben araba satıcısı değilim. Blogumda limon da yok ,şişe su da!..Zaten konu ticaret değil.
Burada görüldüğü gibi, olasılıklar ve onlara bağlı gelen belirsizlikler peşinizi bırakmaz.En son cami altında dükkan vardı,ya da ev ya da vadeli hesap.. işte bu şekilde uzayıp giden belirsizlikler sizin yaşamıza engel olmamalıdır. Siz düğün hazırlıkları yapın, rio bileti çıkarsa o zaman düşünürsünüz. Çünkü yeni ihtimaller de gelecektir yine...O yüzden bir stabil tutumla yaşamayı sürdürün.Çünkü hiçbir durum tam anlamıyla kalıcı değilidr, olamaz da. Bu yüzden turistiz hayatta, adapte olabilitemiz mutlu olabilitemizle eşdeğer. Her belirsizlik sizi geriyorsa, bir de her uyuduğunuzda uyanamama ihtimalinizi hesaplayın, daha karamsar ama en azından bu emin olma saplantınızdan kurtulursunuz. Ya da uyanırken tek tek uzuvlarınızı kontrol edin. Ya sağ elim, sol bacağim..... o anların kaygı verici hali bile, sizi hayatta mümkün olabilecek durumların, sizin bildiğinizden fazla olduğunu gösterir. Ve her yeni sorun, yeni bir çözümdür ve o da , yeni bir durumdur...Hangi ayın 5i olduğunu unutmuş olmanız, gününüzü yenibaştan yazdırır size. Oysa bir sonraki ayın 5i bile, aslında 24 saat içinde tükenip gidecektir. Belki bir sınav kaçar, ama telafisi vardır. Belki randevunuzu kaçırırsınız, bir çiçeğe vesile olur, belki bir şeyi düşünmeniz gerekiyordur ama onun da diğer şeyler gibi yok olabildiğini görerek başka bi açıdan bakarsınız...Yine de çok kesin konuşmayın derim ben, ve belirsizliklerden korkmayın. Bunlar risk ve fırsatlardır da ve adrenalindir ve yaşamın küçük heyecanları ve dünyanın döngüsünün bir parçası olduğunuzun kanıtıdır. Herşey mümkündür ( zaten ancak alışana kadar tuhaf gelir, sonrası hep öyle yaşanmış gibidir.)
o halde herşeyin içinde ''birşey'' siniz siz de. Hiçbirşey olmadığınızın da kanıtıdır. En fazla Ahmet Kaya şarkısında sen benim hiçbirşeyimsin'sinizdir. Oradada, benim'sinizdir.
(+1)+ (-1)= 0 ise mutlak değer pratiklik sağlar. Yani mutlak kesin konuşmak ama aynımantıkla
(+4)+ (-2 )= 2 yani mutlak değer her sorunu çözmez.Çünkü öyle emin olabilmelisiniz ki, 0 derece'nin hangi yanında olduğunuzdan... Yani aynanın hangi yüzünde bulunduğunuzdan da.. ve aslında ,
bir arti bir, daha büyük bir BİR etmez mi?
Sürekli ortaya çıkan yeni seçenekler, almış olduğunuz kararlarınızı uygulamanızı zorlaştırır. Tam uyuyacakken güzel bir filmin başlamasından tutun da, çocuk yapmaya karar vermişken piyangodan tek kişilik bir Rio karnavalı biletinin size çıkmasına kadar. Lakin genelde kararlarınızı uygulamaya yatkınsınızdır.Yine de birkaç kez daha düşünmenize sebep olurlar. Zaten biletin vergisi vardır,aniden geri dönen düğün kaçkını aslında depresyondadır falan... Ama son dakikada bi başvuru yapmak, belirsizlik sürecinizi uzatmaktır. Öyle olursa böyle yaparım, olmazsa bu minval üzere devam ederim.. gibi kurgularsa, yolunda giden herşeye dair bir güvensizlik yaratır. Angelina Jolly evlenme teklif etmezse, 6 yıllık nişanlınızla evlenmeye hazır olmanız bile kesinlik taşımaz.Hayat sürprizlerle doludur çünkü. Aynı zamanda Jolly'ye alternatif de üretmeye başlarsınız düğün tantanası çıkınca, ve bu alternatifler ilkokul aşkınızın ( anlamam hala bunu!) sinemaya gitmeyi kabul etmesine kadar düşebilir. Teknik olarak arada hiçbir fark yoktur. İkisi de, kararınızdaki cayma payının kanıtıdır...Beklenmeyen ihtimalleri hesaplarsanız, asla kesin konuşamazsınız içinize sinerek .Yarın size geleceğim öğlen çay içmeye, derken bile ölme ihtimaliniz, bilincinizi kaybetme ihtimaliniz,kıyametin kopabilitesi, çaya alerjinizin çıkması bile mümkündür aniden. Bu durumda esnek konuşmak gerekir. Ne çay içmek, ne size gelmek, ne de yarın ögelerinden emin olmak mümkünatsiz kalır. Bu mümkünatsizlık da teknik olarak 'canım yarın seni görmek isterse' ile ya da 'yarın için daha cazip bir teklif gelmezse' ile eşdeğerdedir. Bu durumda da güvenilmezlik sıfatı size, her olasılığı hesaba katmanızın armağanı olan bir payedir. Oysa sadece daha güvenilir olmak için kurduğunuz cümleler, sürekli bir olabilirliğe, belirsizliklerin içine iter. Aslında hiçbirşey insanı itmez , insanin potansiyel eğilimlerinin ortaya çıkmasına vesile olabilir..
Belirsizlikler diyorduk, sadece gördüğünüz diğer olasılıklardır.Ekonomide 'fırsat' olarak ifade edilebilir. Tüm paranızı vadeli olarak bankaya yatırırsanız,peşin şimdi alınca 3/1 ini ödemeyeceğiniz Mortgage kredisine uygun olmayan kelepir evi alamazsınız. Bir bakımdan dai gaze gelşp emin olmayacağınız yatırımları yapmazsınız. O evi hemen alırsınız ama üç ay sonra tapusunun başka biri üzerine yapılmış oldığunu öğrenebilirsiniz, buna rağmen hiç bir aksilik olmayabilir ve siz fırsatı değerlendirmiş de olabilrsinz. Buna da ekonomide 'risk' diyorlar. Ben bişey demiyorum. Bir bilimdalı ya da bir disiplin değilim. En fazla turist öğretisine göre yorumlayabilmem mümkündür.. Onu da verilere hakim olmadan yapmam tabi, olasılık üzerinden yorum yapacaksam bile tüm ihtimalleri bilmek gerek. Zaten sorun tam da budur. Çünkü teknik olarak kelepir bir ev satın almak ile, caminin altındaki dükkanı ucuza kiralayıp, victoria's secret şubesi açmak eşdeğer yatırımlardır. Ama yeşil ve mavi asker slibi satsanız kazanma ihtimaliniz vardır. Fakat ben olsam yapmam. Çünkü bir başka durumda v.secret mı daha iyi kazandırır yeşil renkli piyade slibi mi derseniz , victoria 's secret açmalısınız derim. Ticarete atılan insan Porshe mi satmalı, limon ya da şişe su mu? Kar,zarar,vade..Mesele sermaye değil de, kazanılacak prim ise cevap ilk on saniyede 100 km hıza erişebilen tekerleklerden gelmektedir. Ama ben araba satıcısı değilim. Blogumda limon da yok ,şişe su da!..Zaten konu ticaret değil.
Burada görüldüğü gibi, olasılıklar ve onlara bağlı gelen belirsizlikler peşinizi bırakmaz.En son cami altında dükkan vardı,ya da ev ya da vadeli hesap.. işte bu şekilde uzayıp giden belirsizlikler sizin yaşamıza engel olmamalıdır. Siz düğün hazırlıkları yapın, rio bileti çıkarsa o zaman düşünürsünüz. Çünkü yeni ihtimaller de gelecektir yine...O yüzden bir stabil tutumla yaşamayı sürdürün.Çünkü hiçbir durum tam anlamıyla kalıcı değilidr, olamaz da. Bu yüzden turistiz hayatta, adapte olabilitemiz mutlu olabilitemizle eşdeğer. Her belirsizlik sizi geriyorsa, bir de her uyuduğunuzda uyanamama ihtimalinizi hesaplayın, daha karamsar ama en azından bu emin olma saplantınızdan kurtulursunuz. Ya da uyanırken tek tek uzuvlarınızı kontrol edin. Ya sağ elim, sol bacağim..... o anların kaygı verici hali bile, sizi hayatta mümkün olabilecek durumların, sizin bildiğinizden fazla olduğunu gösterir. Ve her yeni sorun, yeni bir çözümdür ve o da , yeni bir durumdur...Hangi ayın 5i olduğunu unutmuş olmanız, gününüzü yenibaştan yazdırır size. Oysa bir sonraki ayın 5i bile, aslında 24 saat içinde tükenip gidecektir. Belki bir sınav kaçar, ama telafisi vardır. Belki randevunuzu kaçırırsınız, bir çiçeğe vesile olur, belki bir şeyi düşünmeniz gerekiyordur ama onun da diğer şeyler gibi yok olabildiğini görerek başka bi açıdan bakarsınız...Yine de çok kesin konuşmayın derim ben, ve belirsizliklerden korkmayın. Bunlar risk ve fırsatlardır da ve adrenalindir ve yaşamın küçük heyecanları ve dünyanın döngüsünün bir parçası olduğunuzun kanıtıdır. Herşey mümkündür ( zaten ancak alışana kadar tuhaf gelir, sonrası hep öyle yaşanmış gibidir.)
o halde herşeyin içinde ''birşey'' siniz siz de. Hiçbirşey olmadığınızın da kanıtıdır. En fazla Ahmet Kaya şarkısında sen benim hiçbirşeyimsin'sinizdir. Oradada, benim'sinizdir.
(+1)+ (-1)= 0 ise mutlak değer pratiklik sağlar. Yani mutlak kesin konuşmak ama aynımantıkla
(+4)+ (-2 )= 2 yani mutlak değer her sorunu çözmez.Çünkü öyle emin olabilmelisiniz ki, 0 derece'nin hangi yanında olduğunuzdan... Yani aynanın hangi yüzünde bulunduğunuzdan da.. ve aslında ,
bir arti bir, daha büyük bir BİR etmez mi?
Yorumlar