ölünceye kadar yaşamak

Hadi bakalım...şimdi yok artık ardında hiçbirşey. Yola çıkmana sebep olan yağmur, yağmış bitmiş. Bekledin bulutları yeniden yağacak diye.Elinde şemsiyen, kapalı da olsa bekledin. Hava açtı. Sen yağmuru istiyordun oysa. Su istiyordun taptaze, gökyüzünden süzülür diyordun bu kez. Yeraltından kaynamasa da...
Hadi bakalım, hava açtı yine. Artık görmezden gelemezsin...Gayet açık herşey. Biliyorsun.
Senin bulutların başka insanların düşlerindeki şekilleri almış. Sen göğe bakmamak için, yüreğinde bir sadakata sığınıyordun. Şimdi yok. Artık bakabilirsin. Artık tüm hataların kılıfsız. Nereye vuracağını bilmeden denizde dalgalarını sal bakalım. Seni fırtına mı bekler, en kısa sürede yakalanmaktan korkup sakındıgın kıyılara mı...
Daha önce denedin yağmur yerine musluk altında ıslanmayı. denedin yağmurda yürümek yerine içindeki çöllerde koşturmayı..Ama hep birgün yağacak sanıyordun. Her başarısızlığın, her yenilgin bir zaferdi senin kalbindekiler için. Yine yapamamak, yine bağlanamamak bir sokağa canını yakmıyor, okşuyordu içindeki romantik gururunu.Aşka inanıyor olmanın, onu beklemenin cefasını çekmek, onur veriyordu. Şimdi artık yok yağmur falan...Şimdi hiç olmamış gibiymiş. Kuru kaldırımlar,kupkuru.. Etrafta yok toprak kokusu, kuş sesleri gelmeyecek güneşin doğumuna yakın..
Hadi bakalım şimdi yok ardında hiçbirşey. Nasıl gömülebilirse insan, öyle unutulur, öyle vazgeçilir. Bilirsin. Zamanı geçmiş çoktan. Artık kafanı kumdan çıkardığında oyunun bittiğini ve senden başka hiçbir çocuğun kalmadığını görürsün.
 Senin de oynayasın kalmadı di mi.. Senin de yağmurda yürüme isteğin kaçtı artık. Tek korku, sen tam güneşlenirken yapmur öyle aniden, ansızın gelirse.. temiz suların güneşte ışıldadığı gibi ışıldatarak gözlerini.. Sen yağmurdan kaçmaktan korkuyordun. Yağmursuz kalmak alıştığın birşeydi uzun, dar sokaklarda yolunu bulmaya çalışırken. Yolun yönün değildi aradığın gittiğin, sen yağmuru bekliyordun. Zamandı beklediğin...
Şimdi ne şehrin,ne ülken,ne hayatında bekleyeceğin bir bardak su bile yok. Hadi bakalım, yolun açık olsun.
Batar mısın, kayıp mı olursun, yeni limanlar mı bulursun bu renksiz denizde...Hiçbirşey değişmeden gerçekte, idrakin kuruluğundan öte. Acı olan, yıkılmıyor olmak artık. Acı olan kabullenebilmek vazgeçişi. Kabullenişi kabullenmek...yağmadıkça bekleyişin kurudukça yavaş yavaş farkında olduğun gerçek şimdi sadece daha gerçek. Bu gerçek, nereye götürürse oraya gideceksin demek kaldırımlar.Ölünceye kadar yaşamak...ne güzel bir başlangıç...

Yorumlar