AŞK

AŞK
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı

Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı İstanbullar
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek
Ki Karakoy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik

Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.
                                                                                                    GİTME İSTEMEM

Bir şey yoksa bu yolda senden,
Bitik bu yola düş enlerin hali.
Ben senin izindeyim, ey izi görünmez dost,
Bensiz gitme, istemem.

Ne yazık bu yola bilmeden, rasgele girene!
Sen ey, gideceğim yolu bilen,
Sen ey yolumun ışığı, sen ey benim değneğim,
Bensiz gitme, istemem.

Onlar sadece aşk diyorlar sana,
Oysa aşk sultanı mısın sen benim.
Ey, hiç kimsenin düşüne sığmayan dost,
Bensiz gitme, istemem.
Mevlana Celaleddin Rumi


   
                                              
TİRAJE
Hani bir bilinmezdir benden yana yolların. 
Kaldırımların magribe çıkar .
Hüzün hazan yahut neşe bayram.. Bensizliğin daiminden ötesini anlamam

Merküre döndüm yüzümü kıblemi sen oldun da, bilmem göç yolları hangi mevsimindir.
Kaşiflerin en masumu, en saf tilki, en uysal zalim..
Ormanların dillerinden, okyanus derinlerinden maviden yeşile tonlarca tonun altından kalkıp da, sıyrılıveriyorsun ya benli senli kendi'liğinden..  

Yokluğun sükut,duruşun mümkünler olursuzluğuna anıt heykel. 
Gidersen,  yüz bulacak hasretler haykırmaya
Git...Olmazlara bin kat daha kat. 
Tonlarca karanlığın altında sükunetin artık haykırır akıldan özge isyanlar. 
Olmazları ilde bırak öyle git. Git ki yüz bulsun güneşler senden sana  uyanan düşlere yeniden. 

Öyle güzelsin ki yeniden girdiğin rüyalarında kulunun. 
Sen gidersen sadece hasret kalacak gafletin düşlerinde. 
Gaybdan binlerce çeşit kuş sesi gelecek... Şarkılarının sözü olmayan .. 
Merküre bakacak gözler.
Öğrenebildikce severek bilinmezliği.. Yokluğunu, barışmayı ve umudu safane.. Merküre bakacak yeşiller. Suretinin düşüyle.. tiraje..